Ankara, vize krizi sonrası ABD’den gelecek heyeti bekliyor. Washington tarafının gündeminde Suriye konusu var, Ankara’nın beklentisi ise vize krizinin de görüşülmesi.
ABD İstanbul Başkonsolosluğu’nda görevli Metin Topuz’un Fethullah Gülen soruşturması kapsamında tutuklanmasıyla patlak veren vize krizi sonrası Ankara, Washington’den gelecek heyeti bekliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan Müsteşar Yardımcısı Jonathan Cohen başkanlığındaki heyetin yarınki Ankara ziyaretinde gündeminde Suriye ve bölgesel meseleler var. Ankara’nın beklentisi ise heyetle vize krizini de görüşmek.
DW’den Hilal Köylü‘nün haberine göre, Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Muhtar Gün’le gerçekleştirilecek görüşmede Ankara’nın beklentisi öncelikle vize sorununun giderilmesi için bir formül geliştirilmesi.
Ancak böyle formülün özellikle tutuklu yabancıların hukuki haklarının sağlanmasına dönük Washington – Ankara arasında bir anlaşma sağlanmasına bağlı.
Ankara’daki ABD’li yetkililerden edinilen bilgiye göre Washington yönetimi, Türkiye’den beklentilerini iletti. ABD, Türkiye’de tutuklanan yabancıların aileleri ve avukatlarıyla görüştürülmesi başta olmak üzere tüm hukuki haklarının sağlanacağı konusunda Ankara’dan tam güvence istiyor. Türk Dışişleri yetkilileri ise ABD’yle tüm bu konuların değerlendirilebileceğini, ancak OHAL dönemindeki uygulamalar konusunda “ABD’den anlayış” beklendiğini söylüyor.
ABD’li yetkili Jonathan Cohen başkanlığındaki heyetin Dışişleri Bakanlığı’nın yanı sıra Suriye ve Irak konusundaki son gelişmeleri değerlendirmek için Türk askeri yetkililerle de biraraya gelmesi yönünde planlamalar yapılıyor.
CHP’den girişim
ABD’yle yaşanan vize krizinin çözümü için ana muhalefet partisi CHP de girişimlerde bulunuyor. Bu girişimler konusunda DW Türkçe’ye bilgi veren Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, ABD Büyükelçiliği çalışanlarından tutuklu olanlar için Türk hükümetinin ‘küçük bir hukuki paket’ uygulaması gündeme getirebileceğini belirtirken, “ABD’nin bu yönde istedikleri gerçekleştirilirse, bizim ABD’lilerle gerçekleştirdiğimiz görüşmelere göre, ABD’den vize konusunda açılımlar gelebilecek. Bizim edindiğimiz izlenimlere göre ABD tarafında, mağduriyetlerin giderilmesi için özellikle sağlık konusunda, tedavi amaçlı vize bekleyen vatandaşlara kolaylık sağlanabileceğine dönük bir yaklaşım var” diyor.
CHP’nin ABD ile Türkiye arasında vize konusu başta olmak üzere Suriye ve Irak’taki gelişmeleri değerlendirmek için bir “danışma mekanizması” kurulmasını da önerdiğini anlatan Öztürk, bu mekanizmanın kurulması durumunda ABD-Türkiye diyaloğunun daha sağlıklı bir zemine oturabileceğini söylüyor. CHP, bu yöndeki teklifini hükümete iletti. Ancak bu konuda henüz hükümet kanadından bir değerlendirme söz konusu değil.
“Diyalog güçlendirilmeli”
Türkiye’nin Washington büyükelçiliği görevini de yapmış emekli büyükelçilerden Faruk Loğoğlu, ABD’nin Türkiye’den vize başvurularını askıya alma kararının “emsali olmadığını” belirterek “İki ülkenin derhal diyaloğu güçlendiren adımlar atması gerekir” dedi. Loğoğlu, Türk-Amerikan ilişkilerinin özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından sancılı bir sürece girdiğine dikkat çekerek “Ne yazık ki ikili ilişkiler karşılıklı davalar ve tutuklamalarla rehin alındı. Sorunların çözülmeden biriktirilmesi bu noktaya gelinmesinde önemli rol oynadı” şeklinde konuştu.
