Connect with us

Magazin

Gwyneth Paltrow ve Angelina Jolie’den taciz itirafı

Published

on

New York Times gazetesi, Paltrow’un henüz 22 yaşındayken Jane Austen’in Emma adlı romanının beyaz perdeye aktarılmasıyla ilgili bir otelde yaptıkları toplantıda Weinstein tarafından taciz edildiğini bildirdi.

Gazetenin haberine göre, Paltrow, Weinstein’ın kendisini elle taciz ettiğini ve daha sonra yatak odasına geçip masaj yapmasını istediğini aktardı.

Paltrow, Weinstein’ın daha ileriye gitmesine izin vermediğini, odadan ayrıldığını ve yaşananları o dönemki erkek arkadaşı Brad Pitt’e anlattığını söyledi.

NYTimes’a konuşan Paltrow, “O zaman daha çocuktum, çok ama çok korktum” dedi.

Paltrow, daha sonra 1998 yılında Weinstein’ın yapımcılığını yaptığı Aşık Shakespeare filmiyle Oscar Ödülü’ne layık görüldü. Weinstein hakkında taciz suçlamasında bulunan bir diğer isim de Angelina Jolie oldu.

NYTimes’ın haberine göre, Jolie, henüz 23 yaşındayken Weinstein’ın 1998 yılında vizyona giren Playing by Heart filminin tanıtım etkinlikleri sırasında otel odasına girmek istediğini ancak bunu kabul etmediğini anlattı.

Jolie, gönderdiği e-postada, “Gençliğimde Harvey Weinstein ile kötü anılarım oldu ve bunun sonucunda da onunla asla birlikte çalışmamaya karar verdim ve diğer oyuncuları da uyardım. Kadınlara yönelik nerede olursa olsun bu tarz davranışlar asla kabul edilemez” dedi.

New York Times, geçen hafta içerisinde Oscar ödüllü ünlü yapımcı Harvey Weinstein’a son 30 yıl içerisinde aralarında tanınmış oyuncuların da bulunduğu çok sayıda kadın tarafından cinsel taciz suçlaması yöneltildiğini ve en az sekiz kadınla da yargı yoluna gitmemeleri karşılığında özel anlaşmalara vardığını bildirdi.

Ucuz Roman (Pulp Fiction), Umut Işığım (Silver Linings Playbook) ve Yüzüklerin Efendisi gibi filmlerin yapımcılığını üstlenen Weinstein, aralarında Zoraki Kral, Chicago ve İngiliz Hasta’nın yer aldığı çok sayıda filmle de Oscar Ödülü kazanmıştı.

Continue Reading

Magazin

BBC Türkçe’den, “Selda Bağcan” açıklaması: Kendini övmesi hakkıdır

Published

on

By

Dünyanın önde gelen yayın kuruluşunun açıklaması şöyle;

Bağcan ‘mülakatta söylediklerinin hepsinin doğru olduğunu, ama muhabirin kendisini gaza getirdiğini’ savunuyor ve ‘BBC röportajında karşımda soru soran kişi gözükmediği için sürekli kendimi övüyormuşum gibi oldu. Resmen komplo gibi’ ifadesini kullanıyor.

Selda Bağcan çok önemli bir sanatçıdır. Türkiye’de yetişen en kıymetli değerlerden biridir. İngiltere’ye gelişinde BBC Türkçe’ye mülakat vermeyi kabul etmesinden dolayı çok heyecanlandık. Mülakatı keyifle yaptık ve kendisini misafir etmekten mutlu olduk.

Fakat, daha sonradan bu mülakata Bağcan tarafından yöneltilen eleştirileri BBC olarak ciddiye almak zorundayız. Hem kurum olarak işimizi doğru yapıp yapmadığımızı anlamak, hem de bu mülakatı yapan BBC Türkçe çalışanı Aylin Yazan’ın mesleki onurunu da rencide eden bu eleştirilerin haklı olup olmadığını değerlendirmek açısından.

Bu nedenle mülakatın 23 dakikalık ham halini üç ayrı editör izledi ve ‘gaza getirmek’, ‘komplo kurmak’, ‘hırpalamak’ gibi ifadeleri haklı gösterecek en ufak bir şeye rastlamadı. Üstelik, Selda Bağcan gibi bir sanatçının kendini övmesi hakkıdır.

Öncelikle BBC Türkçe’nin Selda Bağcan’ı ya da herhangi bir konuğunu ‘gaza getirmesi’, ‘kışkırtması’ veya konuklarına ‘komplo kurması’ söz konusu olamaz.

BBC, dünyanın önde gelen çoğu yayın kuruluşunun da yaptığı gibi internet ve sosyal medya platformlarında kullanıcıların daha kolay izlemelerine olanak sağlamak için, mülakatların da aralarında olduğu videoları dijital formatta yayınlıyor.

Bu formatta da, videolarda sorular ekrana yazılı olarak yansıtılıyor, yanıtlar da sözlü ve alt yazılı yayınlanıyor. Nitekim, Selda Bağcan ile yapılan mülakatın yayınlanan 9 dakika 30 saniyelik bölümünde soruların yer almadığı doğru değildir. Sorular yazılı olarak ekrana yansıtılmıştır.

Sayın Bağcan’la mülakatın başında kendisine formatın bu şekilde olacağı da söylenmişti.

Continue Reading

Kültür & Sanat

Yavuz Bingöl gelen tepkiler üzerine MESAM kayyımlığını kabul etmedi

Published

on

By

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca MESAM Yönetim Kurulu’na atanan Yavuz Bingöl’ün görevi kabul etmediği belirtildi.

Kültür Bakanlığı, yaptığı inceleme neticesinde Türkiye Musiki Eser Sahipleri Meslek Birliği’nde mevcut yönetim kurulunun yerine Yavuz Bingöl, Recep Ergül, Polat Yağcı, İpek Açar, Turhan Taşan, Fuat Güner ve Coşkun Sabah’ı üye olarak atamıştı. Bakanlık tarafından yönetim kuruluna atanan Yavuz Bingöl, görevi kabul etmediğini yazılı bir açıklama ile duyurdu.

Bingöl, “Benim de bağlı olduğum meslek birliği MESAM bünyesinde bir süredir eser sahipleri olarak eleştirdiğimiz ve düzelmesini istediğimiz bir çok konunun telafisi cihetine gidilmemesi, dikkate alınmaması ve düzeltilmemesi neticesinde bir çok eser sahibi tarafından Kültür Bakanlığı bilgilendirilmiş ve nihayetinde Bakanlık olağan genel kurula kadar ‘geçici bir yönetim kurulu’ düzenlemesi yapmıştır” diye başladığı mesajında, şunları yazdı: “Bir çok sanatçının içinde yer aldığı bu ‘geçici’ organla ilgili basında ağırlıkla adımın geçtiği ve ‘kayyum’ olarak tanımlandığımı gördüm. Kendi emeğimin ve haklarımın da temsil edildiği bir meslek birliğinin ahlaklı ve profesyonel bir çalışma tarzını benimsemesi konusundaki mücadeleme diğer meslektaşlarımla birlikte elbette ben de devam edeceğim. Hakkımda kamuoyunda oluşturulan haksız ve mesnetsiz algı konusunda üzgün olduğumu belirterek, MESAM bünyesinde hiçbir görevimin olmadığını kamuoyunun bilgilerine sunarım” dedi.

Continue Reading

Gündem

Deniz Akkaya: Yeter artık rezil oluyoruz, biri bu adamı susturmalı!

Published

on

By

“Altı yaşındaki kızlar evlenebilir”, “Kız çocukları 7-8 yaşından itibaren tesettür şekli almalı”, “Kız çocukları cehennem kadar risktir”, “Çalışan kadın fuhuşa hazırlık yapan sürece destek oluyor” açıklamalarıyla gündeme gelen ilahiyatçı Nurettin Yıldız‘a bir tepki de Deniz Akkaya’dan geldi. Akkaya, kişisel Instagram hesabında Yıldız’ın bir videosunu paylaşarak, “Yeter artık, bu adamı biri susturmalı” diye yazdı.

Akkaya, şu ifadeleri kullandı:

“Paylaştım bu insan düşmanını defalarca kez ama yeter! Artık bu adama biri dur desin! Bu adamın pervasız söylemleri bu ülkeyi korkunç bir imaja ve kara deliğe sürüklüyor! Yabancı sitelerde altyazı ile yayınlanıyor, bu adamın ketçap şehvet uyandırır, yorgana hallenmeyin abuklukları! Rezil rüsva oluyoruz ayrı, ama ben bir Türk kadını olarak diyorum ki, bu bir suçtur! Kadına şiddete davetttir! Yeter artık bu adamı biri susturmalı”

Continue Reading

Çok Okunanlar